top of page
Ara
  • Yazarın fotoÄŸrafıobsesifdaktilo

Macaristan'da Yasam ve Macar Türk ırkının benzerlikleri

Resmi kuruluşların konu hakkında ve yapılması gerekenlerle ilgi yeterli yazısı mevcut zaten. O yüzden ben toplanması gereken evraklar ve izlenmesi gereken prosedürler ile ilgili bir yazı yazmayı tercih etmiyorum. Zaten bu tarz prosedürlerin değişen devlet sistemleri ve işleyişleri ile kısa zamanda revize edildiğini varsa sayarsak geçerliliğini yitirmesi ve yanlış bilgilere yer vermesi açısından uzun ömürlü olmadığını düşünüyorum.

Macaristan'a dair en sevdiğim şeylerin basında aile yapısı geliyor. Bizlerin millet olarak ailesine en bağlı toplum olduğumuz aşikar. Macarlar da 2 hatta 3 jenerasyon beraber yaşayabiliyorlar. Büyük şehirlerin etrafına kurdukları köylerde ikamet eden yerel halk genelde çalışmak için şehre seyahat ediyor. Yerleşim birimlerinin şehirlerinin etrafında olması sebebi ile apartman tipi yapılara çok fazla rastlamıyorsunuz. Ülkemizde görülen ve yaygın olan mimarinin dışında genelde Rönesans dönemi gotik mimariyle hemen her yerde karşılıyorsunuz.



Uygulama olarak başka bir ülkede karşılaşmadığım ve gayet farklı olduğunu düşündüğüm bir şehir planlaması mevcut. Monarşi zamanında kral tarafından dizayn edilen bu sistem şehirlere misyonlar yüklemiş. Budapeşte kralın şehri olurken Veszprem ise kraliçenin şehri olmuş. Estergon ve Kecskemet inancın şehri olduğu için kilise ve ibadet yerlerinin ihtişamı göz dolduruyor. Bu şehirlerde belirli bir mesafede olan binalar ibadet yerlerinden yüksek olamaz. Böyle tanrının evinin her şeyin üstünde olduğu mesajı verilmeye çalışılmıştır. Eklemeden edemeyeceğim, kraliçenin şehri olan Veszprem gerçekten bir kadın elinden çıktığını hiç tereddüt etmeden sergiliyor. Diğer şehirlerde karşılaşamayacağınız kadar muntazam sokaklar ve şehir toplanma yerleri Veszprem'in en büyülü özelliği.



Macarlar uzun yıllar sonra tarihleri ile barışma girişimindeler. Her ne kadar büyük bir kesim bu hareketliliğin farkında olmasa da azınlık Ural - Altay kökenli olduğunu kabul etmiş durumda. Bazı Macar tarihçiler "annelerimiz Fin babalarımız Türk" diyerek bu durumun ciddiyetini ortaya koyar. Bu bağlamda Kurultaj(y) adi altında Türk ve Türki Cumhuriyetler ile düzenledikleri bir organizasyon mevcut. Turancılık ve ülkücülük bu toplantılar ile ön plana çıkmakta, orta doğuda araştırmalar hızlandırılmaktadır. Türk halkı ile Osmanlı Devleti zamanında da bir arada yasayan Macarlar tam 150 sene Budapeşte Kalesini Türklere emanet etmişler. 1. Dünya Savası sonrasında bazı bağlayıcı anlaşmalara imza atan geçmiş dönem hükumetleri Macaristan'ın toprak kaybetmesine sebep olduğu için ülkenin gösterişli büyüklüğe sahip olduğu döneme geri dönmesi imkansız olarak gözükmektedir. ilgilenenler için Trianon Anlasmasi ile ilgili bir link aşağıya bırakacağım.

Bizlerin en hassas olduğu konulardan bir diğeri ise mutfağa olan düşkünlüğümüz. Bu noktada da lezzet olarak birbirine yakin bir irk olarak Macarlar karşımıza çıkıyor. Diğer milletlerde çok fazla olmayan çorba ve sulu yemek alışkanlığı Macar mutfağının vazgeçilmezlerinden. Tatlılarda ise şerbet kullandığımız tatlıları saymazsak yine karsımıza hamurlu tatlılar ile olan benzerliklerimiz çıkıyor. Her ne kadar Hristiyan bir toplum olsa da domuz kullanılan yemek sayısı hayli az sayılır. Sucuk ve yoğurda çok benzeyen uzun süre dayanan tüketim malları da Macar halkının geleceği düşünerek stok yaptığının kanıtı.



Sosyal devlet olma acısından ise Avrupa'nın lokomotif devletlerinde gördüğümüz bir çok uygulamanın çok daha iyi koşullarda yönetildiğini görüyoruz. Günümüz Macaristan'ında 3 çocuk yapmanız koşulunda devlet ev yapmanız için hibe ve çok düşük faizli uzun vadeli kredi yardımı yapar. 2 veya 1 çocuk içinde yardımlar mevcut ama ev almak yerine mevcut evinizi restore edebilir ya da varsa birikmiş paranız yeni bir ev almanıza yardımcı olabilecek kadar. Çocuk doğuran kadın 3 sene boyunca ise gitmek zorunda değildir. Çalışmıyorsa devlet bez parası adi altında ödemesi yapar. Eğer hamile kaldığı dönemde çalışıyor ise işveren 3 sene boyunca çalışanının sigorta primlerini ödemeye devam eder. Ayrıca maaşının %70'ni öder. Bu bazı isletmeler için farklılık gösterebilir ama genel sekli ile uygulama kuralları devlet tarafından belirlenmiştir. İşveren bu sürenin sona ermesi ile çalışanını ise almakla yükümlüdür. 3 yasını dolduran her çocuk, kreşe gönderilmek zorunda ve kreş ücretleri neredeyse bedava denilecek kadar sembolik rakamlar. Ayrıca evinizin kreşe uzak olması durumunda devlet servis tahsis etmek zorunda. Böylece devlet geleceğini ve yeni nesli garanti altına alır ve gelecek kaygısını azami sınırlara indirir.


Trianon : https://tr.wikipedia.org/wiki/Trianon_Antla%C5%9Fmas%C4%B1

Fotograf icin kaynak : https://www.mvilagm.net/2018/08/12/dobo-istvan-es-a-kurultaj/

41 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Son kez Abstre

Benim de merhametine inanmayı seçtiğim çok karanlık birikti içimde. Sağa sola savrulmak yerine, bir düzene uyum sağlayıp yalnız kalmak gibi. O yüzden sen şimdi tüm bu olan biteni unut. Ben de ayak alt

bottom of page