top of page
Ara
  • Yazarın fotoğrafıobsesifdaktilo

Bir Obsesifin Günlügü 14

Güncelleme tarihi: 23 Mar 2019

Dünyada herhangi bir misyonum olmadığını biliyorum, bunu henüz 14 yaşımdayken anladım. Bir doktor olamazdım insanları iyileştirmek için ya da polis olamazdım sevdiğim kişileri korumak için. Kasap ya da manav olup mahalle sakinlerine de hizmet edemezdim. Gönderilmiş olmamın bir amacı yok ve ben herhangi bir amaca hizmet etmek istemediğimi fark ettiğimden beri hiç bir günahımdan korkmuyorum. Işlmediğim suçlara karıştığım oldu çünkü sokakta yaşamanın gereği budur. Sokakta kimin güçlü olduğunun pek önemli olmadığı anlar vardır böyle durumlarda akıllı olanlar hayatta kalır çünkü güçlüleri de öldüren küçücük mikroskobik bir virüs bulunur. Kadın satılan, uyuşturucu kullanılan, alkol içinde yüzülen, toplumun evde televizyonda bile görmek istemediği anne babalarınızın genelde kanalı degiştirdiği şeylere şahit oldum. Gözlerinizi kapattığınızda hayallerinizi genelde yaşadıklarınız ve geçmişiniz yönetir, eğer mutlu mesut aile hayatınızı özlüyorsanız o günleri hayallerinizde yeniden yaşayabilirsiniz ya da geleceğe dair böyle bir hayal kurmak istiyorsanız yine geçmişinizden referans alırsınız. Benim böyle hatıralarım olmadı gözlerimi her kapattığımda gördüğüm şeyler kimsenin yaşamak istemeyeceği mutlaka bir başkasının mağdur edildiği şeylerdir. Kan, göz yaşı, kin, duman, karanlık, çığlık, kavga, zulüm, döngünün hiç bir parçası bir diğerinin eksikliğini yaşatmamak üzere yemin etmiş gibi. Tanıdığım çok güzel ve iyi yürekli bir kadın bir keresinde senin bir sırrın var o yüzden böyle karamsarsın dedi. Haklı olmanı isterdim kadın hem de canı gönülden isterdim, senin haklı olduğunu söylemek isterdim. Hiç sırrım olmadı, karamsarlık böyle bir şey değil. Dünya üzerinde amaçsız olmak ne karamsarlık gerektirir ne de bir sır.



Casinodan çıkıp Rover'a atladık Mimi henüz konuşmadığı için planı ne bilmiyorum ama aparta doğru sürmediğinden eminim. Anladığım kadarıyla artık apartta kalmam söz konusu değil hem kendi canımı hem de onlarınkini tehlikeye atar bu durum. Albin'in adamları ilk gördükleri yerde kafama sıkmak üzere talimatlandırdığı kesin. Sonunda peşime mafya da düştüğüne göre hayatımda eksik olan pek fazla şey kalmadı sanırım, Papa ile tanışmak dışında kalan her şeyi başarıyla yerine getirdim. bu sefer de hayatta kalırsam Vatikan'a yolculuk etmem gerekecek gibi. Biraz önce bahsettiğim misyon sahibi olmak şuan Mimi için geçerli, dışarı adımımızı attığımız gibi beni sokakta bırakabilirdi ama yapmıyor çünkü kahraman olmak istiyor. Zaten ona bir hayli borcum vardı şimdi de hayatımı kurtararak, hayatımı borçlanmamı istiyor. Ben artık hayatını bir homoya borçlu olan zavallıyım, Tıkanma filminde görmüştüm böyle bir sahneyi restaurantda boğulma taklidi yapan adam, silik ve sönük tiplerin onu kurtarmasını sağlıyordu. Böylece hayatımı sana borçluyum dediği adamlardan yıllarca diş implantını bile bahane ederek para istiyordu. Mimi paraya değer vermediğimi biliyor o yüzden ondan yıllarca isteyebileceğim bir şey olduğunu da sanmıyorum böyle davranmayacağıma o da emindir belki de bu yüzden beni kurtarıyordur, dilenciye para vererek elde ettiği saadete beni kurtararak ulaşmayı hedefliyor olabilir.


Şehrin başka bir izbe yerine ulaştık böyle yerleri görünce rahatlıyorum diyebilirim çünkü kendimi evimde hissettiriyorlar. Böyle yerlerde yapılacak şeylerin listesini çıkarsam bir çoğunuz sıkıntıdan patlarsınız ama benim için çok kaliteli Amerikan yapımı malzemelerle donatılmış bir Disney Land kadar eğlenceli yerler. Takip edilip edilmediğimizi defalarca kontrol eden Mimi ile arabada oturup etrafa göz gezdiriyoruz, eğer takip edilmiş olsaydık çoktan gelip kafamıza sıkarlardı ama on dakikadır Rover'in içinde oturuyoruz ve sokakta köpek gezdiren bir kaç mahalleliden başka kimse yok. Mimi söze başladı, "seni bir kaç günlüğüne kalabileceğin bir yere getirdim, burada yukarıda huzursuzluk çıkarma, ben olayların seyrini takip edeceğim. Muhtemelen bizi de rahat bırakmazlar çünkü bu sefer büyük oynadın. Albin seni bulmak isteyecektir bundan eminim ama önce benim kendimi bu durumdan kurtarmam lazım. Seni satmam gerekecek bunun ne demek olduğunu biliyorsun değil mi? Yani artık beraber iş yapamayız seninle işimiz hayatını kurtardığımızdan emin olduktan sonra bitiyor şimdilik bir kaç gün saklanmanda fayda var." Artık istemsizce seks yapmak zorunda kalmadığıma seviniyor olmalımıyım emin değilim bu ışıltılı hayatı özleyeceğimi sanmıyorum.


Demir bir kapının önünde duruyorduk iki kanadı olan bu kapı aslında bir demir madenine açılıyormuş gibi bir his yaratıyor üstündeki ejderhayı andıran figür ise oluşabilecek bir tehlike durumunda düşmanların üzerine ateş veya kızgın yağ püskürtmek için tasarlanmış gibi sağlam görüntüsü ile güven veriyor. Burada binaları bir dönem aynı mimar ve mühendis ekibi yapmış olmalı çünkü neredeyse bütün apartmanların dizaynı aynı veya birbirini andırıyor. Eskiden içinde sizi aşağı ve yukarı götürmekle görevli olan bir asansör görevlisinin olduğu tel örgülü ve her yeri açık kabin ortada duruyordu. Etrafında ağır mermer merdivenler yuvarlaklar çizerek yukarı doğru ilerliyordu, üçüncü kata geldiğimizde apartmanın girişini ve ruhunu yansıtan metal müzik sesi geliyordu içeriden. Mimi güçlü kemikli elleri ile kapıyı çaldı, müzik sesine rağmen daha ilk çalışında kapı açıldı. İçeriden çok yoğun bir marihuana kokusu yayılıyordu henüz sabah erken olmasına rağmen birileri kafasındaki boşluğu doldurmak için dumanı kullanmayı seçmiş. İçeri buyur edilmeyi beklemeden direkt daldı Mimi, arkasında kapının küçük sayılabilecek bir kız duruyordu her halinden on yedi yaslarında olduğunu anlayabileceğiniz kızlardan. Bu kızın yüzündeki ifade bana bir yerden tanıdık geliyor. Bu huzursuz ifade sanki günlerdir yaşadığım bir şeyin beden bulmuş hali gibi bana bakıyor. Miminin arkasından ilerlediğim için etrafımda olan bitenlere dikkat edemedim ama evin salonu olduğu belli olan yere geldiğimizde küllükte iki adet sigara duruyordu bu demek oluyor ki bu küçük kızın bir de arkadaşı olmalı burada bir yerlerde.


Burada kal dedi Mimi! Salonun ortasında tek başıma dikiliyordum. "Kim geldi" dedi içeri giren ve burada olduğunu ön gördüğüm ikinci kişi, sadece beklediğimin aksine bu da bir kızdı. Aynı yaslarda olduğunu tahmin ettiğim bu genç kız "zarafet" kelimesinin beden bulmuş hali gibiydi, incecik bir boynu ve tertemiz pürüzsüz bir teni vardı. Tehlike dedim kendi kendime Albin'in adamları ile salonda olmak mı yoksa bu kıza karşı koymak mı? Yanan sigaradan bir nefes almak için küllüğe yöneldi, parmakları ile havada duran bir piyanonun tuşlarına basıyormuş gibi hareketler yaparak sigarayı tuttu. Suan ellerinin arasında olmak isterdim ve beni bir nefeste çekip önce ciğerlerine, sonra al yuvarlarına işlesin işim bittiğinde ise küçük sevimli dudaklarından bir öpücük aldıktan sonra dışarı çıkartsın. Böyle tutkulu yanardım ben de, böyle kanına nüfuz ederdim, uyuşturmak için bu bedeni ya da unutmak içinse, her şeyi başlangıca dönene kadar dünyayı ters yönde döndürmeyi bile göze alırdım. Sigara ile yükseldikten sonra küllüğe geri koydu. Ayakta durmak istemiyor olmalı ki yere kül tablasının yanına oturup bana tokalaşmak için elini uzattı. "Ben Celline" Henüz elini tutamadan Mimi ve diğer kız içeri geldiler. "Her şey yolunda mı diye kontrole gidiyorum işim bittiğinde burada buluşuruz" Mimi gergin ses tonunun havada bıraktığı görünmez dalgaları da alıp gittiğinde ben diğer kızı süzmekle meşguldüm. O da küllükten sönmek üzere olan sigarasından iki sert duman aldı, tüm bunları dini bir törenin ritüelleri gibi gerçekleştiriyor yoksa güzelliğinin ona verdiği havadan mı etkileniyorum. Bu kız neden apartmanın kapısının bir demir madenine açıldığını düşünme sebebimi açıklıyor, demir cevherini andıran göğüsleri hiç dövülmediği belli olan külçeler gibi, istediğiniz şekli vermek için vücudunda bulunan ateşten daha büyük bir yangın çıkartmanız gerekmekte. "O Ferfi" dedi Celline, kıza baktığımı görmüş olmalı ve ekledi " seni buraya getiren Mimi'nin kızı" ...


Bölüm 15 : https://obsesifdaktilo.wixsite.com/blog/home/bir-obsesifin-g%C3%BCnl%C3%BCg%C3%BC-15

32 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Son kez Abstre

Benim de merhametine inanmayı seçtiğim çok karanlık birikti içimde. Sağa sola savrulmak yerine, bir düzene uyum sağlayıp yalnız kalmak gibi. O yüzden sen şimdi tüm bu olan biteni unut. Ben de ayak alt

bottom of page